- ezmek
- толочь, выжимать, мять, сминать, разминат
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
İnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük. В.И. Макаров. 2005.
ezmek — i, er 1) Üstüne basarak veya bir şey arasına sıkıştırarak yassılaştırmak, biçimini değiştirmek Ben kendi hesabıma aruzu bir bal mumu gibi ezer, oynar, istediğim şekle sokardım. E. B. Koryürek 2) Ağır bir şey, başka bir şeyin üzerinden geçmek,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ezmek — kazımak, sıyırmak I, 165 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
silindir gibi ezmek — bir kimseyi her yönüyle güçsüz duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağrını ezmek — üzülmek, dertlenmek Kışlanın uğrunda bir ufak mezar / Anama söylemen bağrını ezer. Halk türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük
kafasını ezmek — zararlı olabilecek bir hareketi, bir durumu başlangıçta yok etmek, etkisiz duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
içini ezmek — üzüntüsünü, sıkıntısını duymak Şimdi duyduğum suçluluğa karışan özlem içimi eziyor. E. Bener … Çağatay Osmanlı Sözlük
başını ezmek — bir daha kötülük edemeyecek duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
izmek — ezmek, yaslatmak, sahk etmek, salaye eylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çiğnemek — i 1) Ağza alınan bir şeyi dişler arasında ezmek, öğütmek Gözlerine uyku denilen şey girmiyor, çiğnediği lokma boğazından inmiyor. H. R. Gürpınar 2) Ayak veya tekerlek altına alarak ezmek Bunlara dalgın bakarken, öteden gelen bir araba onu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dövmek — i, er 1) Tokat, yumruk, tekme vurarak canını acıtmak Harp Divanına vermeden önce, şurada kemiklerini kırıncaya kadar bir dövsem! H. E. Adıvar 2) Çamaşır, halı vb.ni tokaç, sopa gibi şeylerle vurarak temizlemek 3) de Bir şeyi toz durumuna getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağır — is., ğrı 1) Göğüs Yakup, ceketini, mintanını, içliğini çıkarmış, bağrını yağmura vermiş, bir heykel gibi sessiz ve kımıldamadan duruyor. T. Buğra 2) Ok yayı ve dağda orta bölüm 3) anat. Ciğer, bağırsak vb. vücut boşluklarında bulunan organların… … Çağatay Osmanlı Sözlük